sırf 5 kardeş'in kim olduğunu öğrenmek için tokat yemeyi göze alan Patria kişisinden pek bi selamlar bilogcum...
Uzun zamandır elime hamur kağıttan bir gazete almamıştım. Bugün gözüm bir gazeteye ilişti ve kokusunu içime çekmek istedim, özlemişim lan ama anılar canlanmasa iyi olurdu....
Seneler önce bir anneler gününde, anneme aldığım hediyeyi kaplayacak bir kap bulamayınca gazeteden üreteyim dedim. hediye paketi olmaya aday bir gazeteden, beğendiğim haberleri kesecek ve ayakkabı kutuma yapıştırarak, anneme hem hediye hem de harika haberlerin olduğu bir gazete derlemesi de sunacaktım. Haber seçimleri sırasında aniden
kilitlendim. Filistin'den yükselen kan ve barut kokusu adeta ciğerlerime doldu. Anneler Günü'ydü o gün. O günün Anneler Günü olduğundan habersiz bir anne, evladının cesedine sarılıyordu. Tıpkı Umay'ın söylediği gibi bir şarkı dinledim ve içim acıdı. Bir haber okudum ve amatörce bir şiir yazdım ben de seneler önce... okuyun. ben eskiden de böyleymişim lan pes yani insan bilmem kaçında böyleyse bilmem kaçında da öyle olurmuş dedikleri doğruymuş resmen.
kilitlendim. Filistin'den yükselen kan ve barut kokusu adeta ciğerlerime doldu. Anneler Günü'ydü o gün. O günün Anneler Günü olduğundan habersiz bir anne, evladının cesedine sarılıyordu. Tıpkı Umay'ın söylediği gibi bir şarkı dinledim ve içim acıdı. Bir haber okudum ve amatörce bir şiir yazdım ben de seneler önce... okuyun. ben eskiden de böyleymişim lan pes yani insan bilmem kaçında böyleyse bilmem kaçında da öyle olurmuş dedikleri doğruymuş resmen.
Ellerini
öpecek bir anneleri yok kimilerinin.
Bir
dilim ekmeği, yoksunluğa katık eden minik bedenleri, sevgiye muhtaç.
Düşlerinde
hiç gelemeyecek bir anneden ninniler,
Anne
demeyi öğrenmeye fırsatları kalmamış.
Kulaklarında
annelerinin çığlıkları, bomba sesleriyle umutları sağır olmuş
En
çok imdat demeyi öğrenmişler...
Bacakları
yok kimilerinin,
Ama
koşma ümitleri de yok zaten bozkırlarda.
Bombalarla,
mermilerle oynadı mı sizin çocuklarınız hiç?!
Tek
oyuncakları sapanları, en çok oynadıkları oyun saklambaç
"Düşman
geliyor, kaaaaç"
En
çok koşmayı öğrenmişler, ABC telaşını unutup
Koşmak,
yaşama tutunmak...
Kolları
yok kimilerinin,
Kim
bilir hangi çukurda kalmış,
Hangi
kardeşinin ölü bedenine sarılıyor sol kolu bir bebenin.
Tek
eliyle sapana öfkesini yükleyip, fırlatıyor düşmana...
Düşman,
uykularını zulümle böldüğü bebelere acımıyor, demiyor onlar "bebek"
Gözleri
yok kimilerinin,
Kör
kuyulara düşmüş, amansız kalmış umutları
Geleceklerini
bölmüş, gelenlerini engellemiş koccaaaaa duvar
Duvarın
arkasında postal sesleri, rap rap rap....
Panzer
sesleri arasında bir anne doğuruyor umutsuzluğa bir bebek.
Bebek
gözlerini kan şehrine açıyor.
Görebilenlerin
gözlerinde kan, ölüm, yıkım ve duvar...
Görmek,
ölmek gibi....
Rüyaları
bile yok kimilerinin,
Kâbuslarını
bölüyor baskın sirenleri
Zaten
açlıktan zor daldığı uykusundan, ağlamaya korkarak, sinerek
Uyanıyor
yarı üryan,
Uyandığı
yalnızlık...
Çatısı
çalınmış elem yuvasından kaçıyor,
Koşuyor
geride baba diye bir ceset bırakarak Filistinli çocuklar....
Zamanın
hesabını zamansızlara soramadan,
İnsanlığın
anlamını yitirdiği bir kan denizinde, yüzüyor Filistinli çocuklar
Kendilerinden
çalınmış geleceklerinin sorgusunu yapacakları bir muhatapları olmadan
Ya
şans büyüyorlar.
Büyümek
vatan savunmak, büyümek vatana feda olmak
Büyümenin
anlamı, kurtuluş...
Kana
susayanları tüketerek sapanla,
Büyümeden
ölüyor Filistin’de çocuklar.
Kırmızı
çiçeklerde değil Filistin’de, kırmızı kanda...
Çığlıklarına
sağır o koca dünyaya inat,
Çamurlu
yüzlerinde ışıldayan gözleriyle, kayıtsız kalmayın diye haykırıyorlar,
"Burası
Filistin... Burada çocuklar da var"
Oysa
orada çocuklar kör, sağır, topal, öksüz ve yetim
Ama
yine de çocuklar!...
Filistin;
çocuk katillerinin göz diktiği şehir!
Filistin;
bebek mezarlarıyla dünya haritasındaki yerini almış, yeniden keşfedilmeyi
bekliyor.
Filistin’de
çocuklar büyüyemiyor, siz uyurken...
Filistin’de
her gün yaşam ve ölüm adında çirkin bir oyun sahneleniyor...
pin, 2007
Şiiri okuyunca aklıma Bosna'da bir çocuğun annesine söylediği "Anne çocuklara küçük kurşunlar mı atıyorlar" sözü geldi.Anlamlı bir paylaşım ama ne yazık ki başka şeylere anlam yüklemekle meşgul olduğumuzdan bunları göz ardı ediyoruz.Sonuçta herkes kendi başına gelmeyenin sevinciyle susmaktadır...
YanıtlaSilmerhaba ses ve nefes.
Silevet, n acı bir şeydir kurgu bile olsa bir çocuğun bunu düşünecek olduğunu bilmek. küçük kurşunla öldürülmeye kendisni hazırlamış olması ve de :/
SEN CANIMI ÇOK ACITIYORSUN PATRİA KİŞİSİ...
YanıtlaSilHİSSETTİREBİLİYORSUN, VE BENİ ÜZÜYORSUN..
ayıp yahu bu bana. ama üzmek bir yana hep bir gülümseme nedeni olmayı tercih ettim hayatımda. üzülüyorsan pamuk kalbinden, üzülüyorsan hümanist bir yapın olduğundan ve emin ol üzülüyorsan farkındaysan canın yanıyorsa; insansın
Silya tüm bu olanlara kayıtsız ve tepkisiz birisi olsaydın bir de böyle bir yeryüzü köleliği var.
sevgiler gülçün nurcum, patria tükkanı kapar ve uyur :)
Bunları okuyunca dünyada o kadar küçük bir noktayı kapsadığımı fark ettim ki; haksızlık, gözyaşı, zulüm var dört bir yanda ama ben de sükût. Sessiz kalmasam ise yine hiçbir şey değmiyor...
YanıtlaSilselam acemi gay, hoş geldin.
Silorganize olmuş su damlacıkları okyanusa dönüşebiliyor, kendini küçük bir nokta değil, dev bir kitlenin bir parçası hissetmekle devam etmeli yaşama. bardağın tamamen dolabilmek için hep o son damlaya ihtiyacı var ve cümlenin bitmek için o küçük noktaya.
Tuylerim diken diken okudum
YanıtlaSilKaleminiz var olsun!
teşekkür ederim Adsız.
SilBir önceki çekilişime katılsanız tüy gfalan kalmazdı :)
Böyle çılgın bir insan bu kadar duyarlı olsun. Şaşırmamak elde değil =)
YanıtlaSilçılgın değil de yaşam dolu desek. adım kaçığa çıkacak yakında, tırsmam lazım sanırım bundan :)
SilÇok duygulandım okurken...Duygulandım ama elden ne geliyor ki?Ah yardım edebilsek ordaki insanlara çocuklara!Ama bu devirde yardım etmeyi bırak insanlar bir zerre bile üzülmüyor başkaları için yine de şanslılardan sayılırız böyle haberleri okuyup üzülmek de bir yetenek bu devirde ne yazıkki...
YanıtlaSil