![]() |
Çakma Okur Mektubu Görseli -1 |
Cicoz sakızlarını çok özleyen Patira kişisinden selamlar bilogcum.
Totoyu yayma saatlerimden biriydi, gazetelere bir göz atayım dedim aman da n göreyim, gülsem mi ağlasam mı bilemediğim bir haber'e denk geldim.
Kahramanlarımız, çipçirkin dobiş bir kız ve onun hesap kitap işlerinden sorumlu annesi.
Hesap kitap işlerinden sorumlu anne kişisi kızını teee 19 yaşına getirir ve emekli olur. Emekli hesap kitap işleri uzmanı anne kızını karşısına alır ve "bak kızçem; allah n verdiyse bunca sene hunharca yedin, seni doyurmanın n demek olduğu hakkında bir fikrin dahi yok, yaşın da ilerliyor, emekli maaşıyla sana ancak zerzevat alabilirim ama zepzengininden bir koca bulursan o sana pirzolalar alır, löp löp bonfileler, yağlı yağlı antrikotlarla besler seni, kaldır koca totonu da zengin doktor bir koca bul hem benim basuruma hem senin mide sorunsalına bir çözüm bulsun" demiş.
E tabi zepzengin bir koca bulabilmenin bir yolu da çipçirkin ve dobiş olmamaktan geçtiği için kız kalorilerinden asla fedakarlıkta bulunmamış ve "annemi medyada şöyle bir rezil edeyim konulu mektubu" gazeteye göndermiş ve masal da böyle bitmiş. ama bu masallar bitmez şekerlerim.
Neden mi?
Gazeteciliğe ilk başladığım zamanlarda, bir dergide stajyerim, ama nasıl da havalıyım. sanki kapak haberini ben edite etmişim gibi, koca plazanın asansöründe, havalı havalı cool, sessiz ve entellektüel dişiyi oynuyorum. asansörden iner inmez havam sönüyor tabi. çünkü o kattaki herkes aslında sefffiiiiiiil bir stajyer olduğumu gayette iyi biliyor.
İşte o havamın batıp yerlerde süründüğü malum dergide yaptığım; sadece okur mektubu yazmaktı. "Yanlış yazdın mal Patria" diyenlerin ağzına vururum çünkü doğru yazdım okur mektubunu okumaz bizzat biz yazardık. Okurdan geleni değil, işimize geleni yazardık.
İşte resimde de gördüğünüz üzere birçok mektubun sahibi Patria kişisi olarak söyleyebilirim ki; çok kral çakma okur mektubu düzenler ve utanmadan cevabı da bizzat ben yazardım. Mektubu gönderen kısmına bazen kaynağı tamamen totom olan bir rumuz ekler ya da lise öğretmenlerimin isimlerini falan eklerdim. E tabi çok büyük bir gazetecilik örneği sergilemiş olmanın verdiği gururla, yayın yönetmenine teslim ederdim çakma mektuplarımı. Elbette geçmişte kaldı ama n zaman bu tarz mektupları görsem mazi kalbimde bir yaradır bilogcum; asla ciddiye almam!
Gözlerinden öper, iyi mesailer dilerim. Geldim ve gelmişken selam edeyim dedim. Grşrz yine burlardayım:)
YanıtlaSilamma çok ara verdin bre adam! yaz artık da okuyalım.
SilRumuz: Çirkin :D
YanıtlaSildaha yaratıcı olabilirdi aslında heheh
Silbittim o rumuza lan:D
Siliyiymiş benden harika bi gazeteci olur ozaman :D çünki süper uydururum
YanıtlaSilbu arada blogunda pek güzelmiş...
hahah sevindim beğenmene. hoşgeldin razin.
Silhahaha:))))demek içgüdülerim doğru söylüyormuş:))ben de zaman zaman blog yazarı ama kendisini köşe yazarı yapmış Ayşe vs.nin yazdıklarından işkillenirdim:)kendileri ilginçlik olsun, okunsun diye yazıyor, kendileri cevaplıyorlar:))bu arada şu anda bir gazetede yazıyor musun?
YanıtlaSilaynen öyle büyük bir çoğunluğu bunu yapıyor.arada daha da yazarım bu konu hakkında. çok daha ilginç şeyler var.
SilYok hayır artık gazetecilik yapmıyorum ama benzer bir alandayım. Biraz daha yaratıcı sadece gazetecilikten heheh
totodan lise öğretmenlerinin adını yazmak iyiymiş doğrusu :) benimde sabaha denk dinlediğim bir radyo vardı.kız dj sabaha dek yayında kalırdı."işte sabahın dördü oldu istanbul yağışlı şimdi filanca şarkı geliyor.."gibisinden anonslar yapardı.bende vayy kız sabaha denk yayında ne cool falan derdim.Zaman içinde face twitt sayesinde falan arkadaş olduk.O zaman itiraf etti o yayınları normal mesai saatlerinde yapıp gece yayınlıyorlarmış meğer ..
YanıtlaSilhahah seninkisi de iyiymiş Levent. Hayat işte insanı neler mecbur bırakıyor :D
Siluww bunu öğrendiğim iyi oldu.bende her seferinde dergilerin o kısımını bir hışımla okurdum milletin ne sorunları varmış yeaaa diyerekden..huuhhhhuuu yemem artık...
YanıtlaSilçokomellcim selam, bütünüyle çakma demiyorum ama birçoğu sahiden öyle.
Silwalla daha bnde inanmam :D
SilAhahay hepsi değil diyorum yahu
Sil1968'de ilk yazım ve çizgilerim duvar gazetelerinde neşredildi. Bir havaya girdim ki sormayın. Sonra yedi yıl sonra profösyonel olarak gazeteciliğe ressam olarak başladım. Ondan sonra da bütün servisleri rdolaştım sayılabilir. En son Hürriyet gazetesinde de reklam müdürlüğü yaptım tam sekiz sene. Sonra da radyo ve tv yayıncılığında yönetmen olarak oyalandım. Velhasılı ömrümüz geçti gitti. Sıra sizde demek ki.
YanıtlaSilProfösörcüm hoşgeldiniz, siz epey yoğun geçirmişsiniz gündeminizi. kimbilir n kıymetli deneyimleriniz oldu onca zaman diliminde, saygılar.
SilSüpersin ya, başka diyecek bir şey bulamadım.
YanıtlaSilheheh teşekkür ederim pia_set.
Silbilogunu ziyarete geldim bugün, sevgiler.
Desene şenlendi benim fakirhane:) Teşekkürler...
SilNe bitmez derin varmış yaz yaz dur !!! Yazdıkların sinir bozucu
YanıtlaSileyvallah şekerim
SilPispatria yazdığımın üstündeki yorumu okudum da güldüm ya :) Senin bilogunun da güzel yanı bu zaten, sinir olan da okuyor, beğenmeyen yine okuyo :) sen de herkesin yorumuna cevap veriyorsun, süpersin..
YanıtlaSilŞimdi, işyerinde temizlik yapan bir ablamız var, hergün işyerine gelen gazetelerden bedava otlanır, ' yok cinsel sorunlar, yok mutsuzluk, yok aldatmaları' okur ,sorna da 'neler varmış bu dünyada, gelin kayınpederine kaçmış, ne diyosuz gızlar' diye bize anlatırdı.
şimdi ona söyledim bu okur mektupları çakmaymış diye, 'Yazıklar olsun gosgoca gazetelere' diyo :)))