11 Mayıs 2012 Cuma

Mim Rezaleti

Mim, ödül, madalya ve türevlerinin olduğu bir post gördüğünde, ıslak elle tutulmuş bir kapı koluna dokunmuş kadar huzursuz olan Patria kişisinden pek bi selamlar bilogcum. 

Giriş cümlesi açıkça gösteriyor ki azcık çemkireceğim. Yani insanlar sahiden “en sevdiğiniz rengin n olduğunu” ve ya “kaybolan çorabınızın eşini nerede bulduğunuzu" merak ediyor olabilir mi? Sanmam!

Elbette enformasyonu artırmak sevimli olurdu. Bilog yazarları kaynaşsa, daha üretken olmak için motive edilebilse harika olabilirdi. Ama doğru yöntem, klişe sorulara, verilen sığ, standart ve içeriksiz yanıtlar olmamalı. Hem bunca içerik fakiri detay kime n katabilir ki?! Bana katmadığı hatta irite ettiği bir gerçek şekerlerim.  

Ayrıca bi kendimize gelelim Bilogywood diye bir yer yok ve dolayısıyla hiçbirimiz de Bilogywood yıldızı falan değiliz. Hangi dili konuştuğumuz, küçükken kapı kenarlarından tırmanarak en tepeye kadar çıkıp çıkamadığımız merak edilmiyor.

Biloglamak sadece bilog yazarlarının birbirini ziyaret ettiği bir eylemsellik olarak algılanmamalı. Siz ciddiye alsanız da almasanız da sizi izleyen Friend Connect dışında izleyicileriniz de var. Sizlerden bir şeyler öğrenmek isteyen, meta tag ya da etiketlerinizle size ulaşan ve bilgi arayan insanlar da var. Siz n yapıyorsunuz mim.

Anlayacağınız; bu mimişko olayı sahiden bıktırabiliyor. Kimsenin ojesinin renk kodunu merak etmiyorum, kim nereye tatile gidiyorsa gidebilir. Üstelik ben oraya gidememişsem daha bir sinir de olabilirim. Sevgilinizin yanınızda pırtlaması bile daha ilgi çekici emin olun. Oturur okurum, üşenmem.

Yaratıcılıktan uzak ve diğer insanlara bir şey katmayan bu mim olayı son bulsa diğer bilogları daha sıkı takip edebilirdim. Ancak “ah şu da n yazmış” diye ziyarete gittiğimde ya da "biloguma uğra" dediğinizde “Mim Şeysi”, “X Beni Mimlemiş” “ Eyvah Mimlendim” gibi talihsiz başlıklar ve post içerikleriyle karşılaştığım için hızla ctrl+w yapıyorum “zorunda mıyım zorunda mıyım” ezgisi eşliğinde.

Bu zamana kadar asla yaratıcı bir mim göremedim desem doğru olur. Üstelik mimleyen kişi, mimi kapanın cevaplarını bile umursamıyor çoğu zaman. Bu da ironik olduğu kadar acınası da bir durum aslına bakarsanız.

Sana n oluyor saftirik Patria kişisi diyenleriniz; yaklaşan yaz mevsimi ve internetteki ergen istilasıyla bana zamanla hak verecektir. Söyleyecek sözü olmayan birçok bilog yazarı tüm yaz itinayla birilerini mim yağmurunu tutacak. 

Heee "kim napıyosa yapsın" da diyebiliriz ama ziyarete gelmediğim için bana çemkirenler bilsinler ki önceliğim ziyaret ettiğim bilogdan bir şeyler alabilmek. Kuru kuru misafir ağırlamak geleneklerimizde yok şekerlerim.

“Bu post, sizi de beni de baydı biliyorum o yüzden “yorumlar” ve “ödüller” konularına diğer postlarım da yer vereceğim” içerikli sosyal mesajımı da verir, gidip markaların daha fazla nasıl satabileceği ile ilgili projeler geliştirmeye devam ederim.

Başlığı ve post içeriğini fazla sert bulanlara peşinen cevabım; "dışı kaya içi balınızım" idare edin :Pp

52 yorum:

  1. bu kadar sinir yapma ne blogları ne mim olayını kimse senden fazla önem vermiyordur rahat ol
    şahsen ben bu yaşıma kadar mühendislikte,statikte,hesapta boğulmuş biri olarak o geyikleri okuyorum gocunmadan,sarmazsa okumuyorum,önemli değil yani,hafif işler hırs yapacak post hazırlayacak konu değil

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. selam özgünün annesi, hoşgeldin biloguma :)

      yaptığım işin bir değer taşıdığına dair zerre endişem olmadığından, okuyanlarıma ve kelimelerime hatta bütünüyle bilguma olan güvenimden yola çıkarak söylemeliyim ki; biloglamak ciddi iştir.

      geçimini biloglayarak sağlayan insanların varlığını da düşünecek olursak; mim'ler le meşgul edilen yazar ve okuyucular yazmaya değer bir konudur da.

      kimin n derecede bu konuyu önemsediğini bu post altındaki yorumlardan gözlemleyebilecek ve konuya dair mini bir istatistik de elde etmiş olacağız.

      elbette sizi de anlıyorum, mesleğinizle ilgili detaylar yorucu hatta boğucu da olabilir ve gevşemek için mim okumayı tercih edebilirsiniz. önerim; rahatlamak için minik özgün size minnoş elleriyle bi masaj yapsın emin olun kaybettiğiniz zamanın değerini ve mim okuyarak geçirdiğiniz zamanın n derece kalitesiz olduğunu siz de anlayacaksınız.

      yine de tercihlere pek bi saygı duyar bu Patria kişisi, selamlar...

      Sil
    2. inanın dalaşma amaçlı yazmıyorum,konuşuyoruz sadece rahat olun
      ne mim hayranı,ne taraftarı,ne düşmanıyım ve umrumda değil
      minik özgünüm masaj yapamaz :) ama deneriz
      hayatta herşey gibi bloglarda bazen ciddi,bazen komik,bazen acı...aynı hayat gibi
      düşüncelerimizi paylaştık,hiç çemkirme amacım yok sevgiler

      Sil
    3. ah sevgili özgünün annesi benimle kimsenin dalaşmayı tercih etmeyeceğini zaten biliyorum. yumruk yiyeceği sırada "hadi gıdıklamaca oynayalım ya" diyebilen bir çocuktum en nihayetinde.

      özgün eminim dokunsa bile yeter. evlatları için anneleri tapınak gibi olabiliyor bazen.

      elbette düşüncelerimizi paylaşıyoruz ki; ortaya okunası detaylar çıkarabilelim. sevgi benden.

      Sil
    4. yani uzatıp sıkmayayım ama ben şunu demek istedim
      bloglardaki mime takmak aklıma gelecek son konu bana göre,olsa da olur olmasa da.hayatta benim de davalarım,önemsediğim meselem çoktur,ama yeri gelir osuruğa da gülerim,dizi de seyrederim,saçma sapan şeylerle çocukça eğlenedebilirim.mime harcanan vakti önemseyen kişi bence her saniyesini çılgınca çok ciddi değerlendiren ideal insan olmalı.mesela vaktimi mim ile yemeyin deyip,akşama çekirdek çitleyip muhteşem yüzyıl izliyorsa bu da komik be ya.bu asıl samimiyetsizlik.mim e gelene kadar vakit öldüren ne çok olay var.

      Sil
    5. yok n sıkması aşkolsun, aksine en sevdiğim şeylerden birisini yapıyorsunuz. bir daha ki post konularımdan birisi; yorumlar demiştim hani. işte sizi yorumlarla ilgili standartlarımın dışında tutabileceğim bir detay. yorumlarınıza verilen yanıtları takip ediyorsunuz. salla pati bakmadığınız açık ve bu beni sevindirdi.

      aslında mime takıp her saniyesini çılgınca değerlendirenden ziyade, zamanın kaliteli kullanılması diye bir detay var. vaktimi mimle yemeyin diyen insan elbette zevk aldığı şey çekirdek çitleyip dizi izlemekse bunu yapsın. mutlaka mim yazacağım diyen varsa yine yazsın. kimsenin hayatına bir standart getirme gayreti içerisinde değilim ve haddim de saymam. ama ben yapılan işin hakkıyla yapılması gerektiğine inanırım. sadece mayıs ayı içerisinde 12 mimlendin mesajı aldığımı düşünecek olursak ve insanlara verdiğim önemi de göz ardı etmezsek böyle bir isyan gayet rasyonel. emek verilmemiş işleri sevmiyorum. dayatmaları ve hazırcılığı da. kopayala yapıştır mantığıyla ve saldım çayıra mevlam kayıra tarzıyla mim yapan yazarlardan bahsediyorum ve sahiden öylesi kalitesiz işleri sevmiyorum.

      Sil
  2. heh!kalbimden geçenleri yazmışsın arkadaş!

    anti-mimistim ben de; bu nedir yaw..şimdiye kadar 3-4 arkadaş beni mimledi ama ben mim falan yapamam!..bu nedir??

    hem mimlerin gerçekleştirilememiş olmasından dolayı üzerimdeki gereksiz vicdan azabı mı desem hem mimlerin manasızlığı mıdır..yapmayın şunu yahu..

    bir de mim olayı itici gelmeye başladı ya şimdi de bir ödül furyasıdır gidiyor.."ödül" kelimesinin de içini boşaltarak..

    illaki blogumuzdan bahsedilmesini istiyorsak bence daha akıllı bi yol seçmek zorundayız..o ka aklımız yoksa,illaki de blog yazmak zorunda değiliz diye düşünüyorum..:d bu ne hırs bu ne ratig kaygısıdır yaw..:s

    tamam mim olsun illa illa olacaksa,blogun tadıysa tuzuysa sizin için.. ama tadında bırakın bi..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşgeldin D.Zehra :)

      yaşasın antimimistizm heheh. sahiden bilog kirliliği yaratmaya başladılar ve sıkıcı geliyor bu durum.

      üstelik tam da söylediğin detaydan yola çıktım ben de; psikolojik bir baskı unsuru da taşıyor, davete icapetmemek.

      sonu gelmeyecektir. çünkü yazacak konu bulamayan bilog kişileri dayayacak mimleri.

      Sil
  3. Aynen katılıyorum size. Bu yazımdan " http://benolmeden.blogspot.com/2012/05/mim-degil-gbt-genel-bilgi-taramasi.html " sonra bana destek olanlar kadar demediklerini bırakmayan, kendi bloglarında yazılar döşeyenler de oldu. O yüzden siz de hazırlıklı olun derim. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. inceledim :)

      çalınan diğer bilogumda, 2010 yılında yine çemkirmiştim bu konuda. 2011 yılında yazmaya arar verdim ve döndüğümde değişen birşey yoktu. yıl 2012 artarak, basitleşerek devam ediyor mim'ler.

      kaliteli ve düşünülmüş, zaman harcanmış işlere karşı değilim ama hiç bir efor sarf edilmeden tıpkı senin de söylediğin gibi fişlercesine insanlardan bazı verilerin alınması itici geliyor. isteyen desteklemez o ayrı ama ben sevmiyorum tıpkı senin gibi.

      Sil
  4. walla sonuna kadar katılıyorum. çok sıkıcı oluyor mimler. çok sewdiğim bir blog yazarı geçenlerde 2-3 mim birden cewaplamış kusasım geldi resmen.

    YanıtlaSil
  5. Patria Patria güzel Patria şirin Patria,
    Güzel yazmışsın iyi yazmışsın ama önüne nasıl geçilecek? Var mı tavsiyen.
    Not: Yorum'larla ilgili yazı yazacaksan eğer benim de bir çift lafım olacak ki blogum yoruma kapalı, sıkı takipçiler sordu sadece "neden kapalı?" diye arada açıklama falan da yapmışım.
    Neyse konu o değil,
    Mim ben de yapıyordum, ısrarlar vesaire, önüne geçmek mümkün mü? Tanrı bizi mim'lerden ve samimiyetsiz yazılardan, yalan dolandan korusun, amin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. tavisyelerim üzerinde çalışacağım. ciddiye alıyorum bu işi hahah
      yorumlarla ilgili yacağım evet. yazmaya değer bulduğum detaylar dikkatimi çekiyor.

      "tanrı bizi mim'lerden ve samimiyetsiz yazılardan, yalan dolandan korusun" demişsin ya mimleri ignore edebilsek iyi olurmuş heheh

      Sil
  6. Sonuna kadar katılıyorum hacı!
    daral geldi mimmidir nedir?:s
    kabız olmuş gibi tüm bloglarda mim yazıları.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hacı kelimesinden bi vazgeçsen diyorum :D
      üretim kabızlığı yaşadıklarından yaptıklarını itiraf edenlere denk geldim, açık açık yazacak bişey bulamayınca iyi oluyor diyenleri okudum.

      Sil
  7. hehe ben aylar önce dayanamayıp bu postun özetini geçmiştim :) merak edersen
    http://soylemeliyimm.blogspot.com/2012/03/mim-mim-mim-mimlendim.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. okudum, yeni başlayanların bile sıkıldığını düşünecek olursak, hala mimleşenler biraz durur düşünürler sanırım.

      Sil
  8. Aslında arada bir içten yazıldığında çok da kötü gelmiyor bana.:) Yalnız sadece mim yazan bloggerlar var. Ciddiyim! assdaasdsas onlar komiğime gidiyor cidden.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hahah sadece mim yazanlar. e uğraşmasınlar copy paste yapsınlar oldu olacak :D

      Sil
  9. Ben mim kelimesine bile gıcığım, mim...:)))anket diyorum, çünkü yapılan şey basbayağı bir anket. Benim gençliğimde bilgisayar yoktu, kızlar anket defteri tutardı onun gibi:)))anket soruları için de filan, filanı seçiyorlar. Yalnız anket yapmanız istenip de yapmazsanız kırılıp, bozulup, küsenler oluyormuş,ben bir, iki arkadaşın anketini onları kırmayıp cevaplandırdım. Ama birkaçına "ne olur beni affedin" dedim. Ödüllerse çok çocukça geliyor hele de benim gibi 54 yaşındaysanız:)))çok aşırı tepki gösterilmesindeyse "aman ben tenezzül etmem,ben çok üstün biriyim" havası yaratması tehlikesi var gibime geliyor söz meclisten dışarı:)sonuçta herkesin kendi sayfasında istediğini yazma hakkı var ama şuna mim değil de, doğrudürüst "anket" deseler çok sevineceğim:) mim denince ilk aklıma mim sanatçısı geliyor:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. biloglamaya başladığım ilk zamanlarda bir başka bilog ziyaretimde görmüştüm. falanca filanca kişisini mimlemişti. araştırayım dedim o zamanlar mim ile ilgili veri kısıtlıydı tabi. sabki sene 1890'dan bahsediyorum. aramaya inanmışım ki; bir yerlerde bloglarda pek bir havalı olduğunu öğrendim. itiraf etmek gerekirse olmazsa olmaz diye düşündüğüm bir detaydı. ve n zaman beni mim mimlicekler diye düşündüm. o gün geldiğindeyse ilk postumu girip aslında bu işten hiç keyif almadığımı bildiren bir özür postu da girdim.

      Sil
  10. yazı hiç de ağır değil. ben bu mim rezaletini değerlendirmeye kalksaydım eminim çok daha ağır şeyler yazardım. birisi bana mim mevzusunu açtığı zaman; "kimsenin umurunda değilsin" demekle yetindim. sen de aynı noktadan yola çıkarak değerlendirmişsin. kimse kimsenin umurunda değil ve o aptalca soruları birbirlerine soran insanlar, birbirlerinin cevaplarıyla da hiç ilgili değiller aslında. sadece kendi cevaplarının okunması için, sadece kendi kibirli yaratılışlarının okşanması için dahil oldukları, içeriğinde hiçbir şey olmayan, son derece faydasız bir aktivite bu.

    aslında bu mim denen şeyin aynısını ortaokuldayken yapıyorduk biz. herkeste bir defter oluyordu ve bu defterin başına birkaç soru yazıyordu. daha sonra defter elden ele dolaşıyordu ve o sorular cevaplanıyordu. o zamanlar bunları cevaplamaktan hoşlanıyordum. çünkü o zamanlar tüm dünya beni umursuyordu, tüm dünya benim etrafımda dönüyordu adeta. şimdi sanırım büyüdüm biraz.

    not: bu yazını blogumda paylaştım ve yukarıda yapmış olduğum yorumu da aslında orada yazmıştım. tekrar yorum yazmaya üşendim naapiyim :)

    eline sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. olayın özeti cümlende var

      "birbirlerinin cevaplarıyla da ilgili değiller" demişsin ya çok doğru. çünkü sahiden umursamıyorlar. at başından gitsin misali.

      aman iyi ki de büyümüşüüz :)

      Sil
  11. mimini yazmadıgım için bozulanlar küsenler bile var. ama kimse kusura bakmasın ya. ben sevmiyorum sevemiyorum o olayı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aynı sıkıntıyı çok sık yaşadım şekercim ve zaten cazgır olduğumdan fazla da üzerine gelen olmadı. pek de sevildiğim söylenemez en nihayetinde bu bilogda olmasa da hala bir yerlerde pickurusu nickiyle yazıyorum ve allah bilir kimim aslında okuyanlara göre hahah

      Sil
  12. Bunu blog olarak değil de, daha çok "internet üzerindeki mim" olarak yazıyorum.

    Genel olarak size hak versem de, bazen internette boş boş dolanırken (blog olur, farklı siteler olur) ilgimi çeken başlıklı bir mim'e birkaç defa rastlarsam "Bir bakayım" diye açıyorum. Evet, kesinlikle bazen saçma sapan sorular olabiliyor :D Ama bazen eğlenceli, konseptli bir mim olunca, cevaplayan kişi de cümlelerini eğlenceli bir şekilde aktardıysa benim hoşuma gidiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hoşgelniz lady*m hehhe

      bak şöyle yapalım sen sıkıldığında atla gel biloguma ben sana eğlencelik birşeyler ortaya karışığından yaparım, mim ile zehirleme nolaaar kendini :))

      Sil
  13. Beni de kravat takmadığım için lisede kimya hocam sabahat hanım mimlemişti. ağzımla kuş tutsam iyi not alamıyordum ondan. en sonunda ip gibi bir kravat buldum taktım gömleğime. Mizah yapar gibi. Bana dedi ki beni güldürdür sen. Allah seni de güldürsün dedi. hocam dedim bana iyi not ver yeter..

    YanıtlaSil
  14. aslında herşey gibi bu da nasıl kullanıldığıyla ilgili sanırım... fotoğrafta da vardır mesela... bir konu belirlenir başı ve sonu belli zaman dilimi içerisinde herkes o konuyla ilgili fotoğraf çeker. sonuç; fotoğraf çeken kişi sayısı kadar bakış açısına ulaşılır, yeni bakış açılarından ilhamlar alınır...
    tabii ki topu atıp "benden çıktı" zihniyetinde olan insanlar olabilir... orada da sadece mim yazısı değil diğer yazılarımız için de geçerli olan "hoşuna gitmeyen okumasın" mantığı yine devrededir.
    ben katılıyorum, katılmıyorum o farketmez, mim cevapları gibi bu da kimsenin umrunda olmayabilir. ama anlayamadığım bir nokta var. burada öyle deniliyor demiyorum fakat birçok kişi mim yazanlar hakkında bir genellemeye gitmiş. "mim yazan sığdır başka birşeyden bahsedemez" ya da "mim yazan herkes kendini kandırmaktadır" gibi... ben yeniyim diye haberim olmayabilir kategoriler mi mevcut? yani birkaç kalıp dökülmüş içlerinde kendimize yer mi bulmalıyız?
    mim yazmaktan çok hoşlanan aynı zamanda ayrı kültürler hakkında okumaktan hoşlandığım bilgiler veren ya da hayata dair yazılar yazan biloglar [ ;) ] mevcut. ya da mimden nefret eden ama ilgimi çeken bir sürü konuda yazı yazan bloglar da var. hepsi için aynı şey geçerlidir, okurken sürükler ilgimi çekerse okurum çekmezse bir dahaki yazıya. yani diyorum ki benim mim yazmışlığım vardır mimlendiğim halde istemediğim için yazmadığım da... ama bu senin blogunu takip ederken bende bir rahatsızlık yaratmıyor. çünkü kafamda mim sevmeyen bir kişi hakkında kalıbım mevcut değil... şimdiye kadar nasıl takip ettiysem bu yazından sonra da değişen birşey olmaz. kapının kolunu havluyla kurular, devam ederim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hahah bilog
      ben hakkı verilmiş kaliteli işlere ve doğru saptanmış amaca giden yola saygı duyarım saçaklı. o yüzden elbette düşünülmüş sağlmam mimleri, anket bilincinden ve yüzeysellikten uzak işleri takdir de ederim söz konusu mim olduğunda. ve zaten bu olumlu kategoridekilere sözüm yok. klavyeleri hep ses versin bolca yazsınlar ve okuyalım.

      kapı koluna duyduğun hassasiyet için pek çok teşekkür ederim.

      Sil
  15. benim merak ettigim yabanci blogglarda boyle mim olayi fln varmi yoksa sadece bimi yapiyoruz :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. incelemedim aslında ama bir göz atmak da fayda var. meraklı pispatria kişisi :Pp

      Sil
  16. Sadece olumsuz örneklere bakma. Güzel yaratıcı mimler de var (az olsa bile)

    Örnek olarak:
    http://ogaybende.blogspot.com/2012/01/dizide-oynuyorum-oleyyy-mim.html?zx=3d6d4f4c8864feb3

    Üstelik ben de mimlendim ve çok ruhsuz geldi bu seferki mim. Ama ben ona elimden geldiğince renk katmaya, kendime göre değiştirmeye çalıştım ufak tefek. En azından yaptığım işe özendim :) Yine de çoğu eleştirinde haklılık payın yüksek...

    YanıtlaSil
  17. hahah eğlenceli ve munzur olmuş açıkçası.
    düşünülmüş olduğu net.

    YanıtlaSil
  18. eger mimlendigimse ve mimleyen kisiyi uzun zamandan beri takip ediyosam cevaplamaya calisirim.. fakat sorular cok fazlaysa ve okuyanida skiyosa kisaltirim..
    ama genelde mimlemek ya da mimlenmekten cok hoslanan yok ya da bana öyle geliyo =D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. biloglama işini ciddiye alan insanların mimler konusunda seçici davrandığını düşünüyorum :)

      Sil
  19. Bazen çok abartılabiliyor evet ama çok saçma değilse mimleyen kişi takip ettiğim biriyse kırmamak için cevaplamaya çalışıyorum. Aslında bu mim olayı doğru kullanılsa çok güzel bir bilgi paylaşımı olabilir. Bir konu hakkındabir çok kişinin fikrini alabilme anlamında ama tabi "en sevdiğiniz renk" gibi mimler başlatıldığı sürece bu mümkün mü hayır? :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet işte kırmamak için yaptığımız bir eylem bu.
      dayatmanın bir başka türlüsü emrivaki oluyor :/

      Sil
  20. Yanıtlar
    1. heheh hoşgeldin mrs. curiosity

      Sil
    2. Hoşbuldum yazına link verdim umarım sorun olmaz :))

      Sil
  21. Buraya da bi kopyala-yapıştırayım.
    Mim meselesi nefretlik kadar büyütecek bir şey olduğunu sanmıyorum.
    Mesela bi makyaj blogunda "Hangi markayı seviyorsun?" sorulu bi mimin alakasız olduğunu sanmıyorum çünkü o kişiyi takip edenlerin kullandığı tuvalet kağıdı markası bile umrunda.
    Bir de kişisel bloglar var mesela benim gibi her haltı yazanlar için de "Kırmızı mı pembe mi?" gibi zeka seviyesi oldukça yüksek sorular da bence tamamen alakasız değil çünkü o tarz bloglardaki yazılar bunlar etrafında şekilleniyor, biraz kazısak altından ne kırmızılar çıkar:) gibi.
    "Bana ne?"lemek için de okumazsın, biter. Yoksa millete ne benim sirkeli yumurtamdan?!

    YanıtlaSil
  22. hoşgeldin eternal.
    herşeyden önce beni takip etmediğini düşündüm çünkü bu pispatria insanı nefretle alakası olmayan birisidir. hayatın onca yıl nefret duygusunu öğretemeden törpülediği ender insanlardanım. neyse onu geçiyorum da mimlere gelecek olursak özetle sevmiyorum diyeyim.

    post'un içeriğinde ve yorumlarımda da açıkça görüleceği üzere mim asla olmasın mesajı vermiyorum. olmamasını tercih ederim ama olacaksa değer taşımalı emek verilmiş olmalı diyorum.

    karıştırılan noktada şu; mimlendiğiniz zaman top size atılmıştır. oldukça sık mimlenen bir bilog burası ve her seferinde kibarca reddetmekten yoruldum. ek olarak o hamurunda az tuz ya da su olan o sorularla dolu bir mim'de bu "şimdi mimimi pispatria'ya gönderiyorum gibi eklemelerden de hoşnutsuzum. yani olay sadece okumak değil. insanları kırmaktan hoşlanmayan birisi olarak mimlenmeyi ve dayatmaları sevmiyorum

    YanıtlaSil
  23. Dün ilk kez mimlendim,ne olduğunu bilmiyordum ve hâlâ da öyle aslında.Facedeki etiketleme gibi bi şey sanıyordum.İzleyici sayım artsın diyenler için doğru yoldur belki ne bileyim..Bloglardan para kazanıldığını falanda üsttteki bir kaç yoruma bakınca sizden öğrendim.Bir de izle beni izleyim seni durumu var sanırım.Yorum yaparken sayfasının linkini koyanlar vs.kınamıyorum ama onlardan biri değilim.Hatta sayfama yeni birileri eklenecek diye pek yorumda yapmam sağa sola.ha! dönüp yanıtlamam da çünkü bir bildirim gelmiyor yanıtlandı diye.ya da ben konuya bir o kadar uzağım :) Çok yazdım,can sıkıntısı işte..Burası da facebooka mı dönüyor ne :/ üstteki yorumların hepsini okumadım bir tekrar olduysa özür herkese.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aman dilediğin kadar yaz, yazmazsanız küserim diyen benim. uzun diye okumamazlık da yapmıyorum Levent.

      Sanmam facebook gibi olsun, en azından bu bilog olmayacaktır. keyifli zamanlarımız olsun bolca :)

      Sil
  24. ben de sadece ilk mimolayıma cevap verdim, arkası çorap söküğü gibi geldi. :) hiç bir şey gibi bu da tadında bırakılmadı !

    YanıtlaSil
  25. nihayet benim gibi düşünen birini buldum, çok doğru açıklamışsın olayı... tamam blogun reklamını yapmak için kullanılıbilicek bi şey ama kaliteyi düşüren, anlamsız bi olay aslında.

    YanıtlaSil

yiosa siz de yazın...
hatta yazmazsanız küserim, ciddiyim !